Soykırım Hakkında İki Ders Bir Not

SOYKIRIM HAKKINDA İKİ DERS BİR NOT

ÖNCE ATATÜRK’TEN DERS:
ABD Soykırım’ı, Ermeni sorununu bahane ederek Türk Doğu sınırını tanımamıştı.
Lozan’ı tanımadı. İçişlerimize yönelik konuşmalar yapıyordu.
Atatürk iki MİT ajanını çağırdı ve ABD’ye gönderdi.
Bunlara verdiği görevler şunlardı:
1. Zencileri örgütleyerek çeteleştireceksiniz. Sokak çeteleri halinde geceleri sokağa çıkılmaz edeceksiniz ABD’yi.
2. Zenci toplum üzerinde müslümanlaştırma çalışmaları yapacaksınız ve Kilise’nin ABD hükümetine din aracılığı ile zencileri köle etmelerine izin vermeyeceksiniz.
İkisi de oldu: Zenciler bu tarihten sonra dağılmakta olan örgütlenmelerini canlandırdılar.
Elija Muhammed liderliğindeki İslami hareket Zenciler arasında hızla yayıldı.
Zayıf cumhuriyetin örtülü ödeneğinden Atatürk ABD’nin başını belaya sokmuştu.
Ermeni soykırımıiddiası nedeniyle Türkiye’de kalkışan yoktu.
Ama Zencilerin köleleştirilmesine bile direnen ABD’de bir büyük kitle vardı.
BİR DE KAZIM KARABEKİR’DEN DERS:
Erzurum’un Ermeni kenti olup olmadığını belirlemek üzere bir ABD generali Erzurum’a gelir. Sene 1924. Karabekir Paşa karşılar Generali.
Önce bir dinlenme kahvesi içmeye yüksek bir köşke alır Amerikan Generalini ve yanındaki heyeti.
Kahve bir süre beklenir. Ardından içeri kahve servisi gelir. Fakat getiren kişi ABD heyetini bir anda irkilerek, ürpererek tepkiye sevkeder.
Kahve servisini yapan, köşkün tonton ‘arap Bacı’sıdır.
Karabekir Paşa ABD’li General’e döner:
“Sayın General, der; biz Arap Bacı diye bu zenci kadınları süt anne edindik asırlardır. Annemiz, bacımız, kardeşimiz bildik. Birlikte yaşadık. Biz onları insan bildik. Irkçılık ve katliam bizim bilmediğimiz şeylerdir. Keşke siz de öğretmeseydiniz insanlığa. Şimdi, şu mezarlığa bakınız. Şurası Ermeni mezarlığıdır. Şurası da Müslüman mezarlığı. Ermeni Mezarlığı Müslüman mezarlığının ondabiri bile değildir. Haydi yaşayanları öldürdük. Mezarlarda mı yalan söylüyor? Burası, Erzurum bir Müslüman Türk yurdudur. Zencileri bağrına basan biz Türkler, Ermenileri mi, mileti sadıkayı mı katledeceğiz? Keşke şu anda sizin resmen bulunduğunuz gibi gayrı resmi müdahale ve emelleriniz de bu topraklara hiç ulaşmasaydı!
Bizim sizden alacağımız bir not, size vereceğimiz bir hesap; sizden alacağımız bir teyit yoktur!”
AB’li General Erzurum’un bir Türk kenti olduğuınu rapor eder.  
 Yöneticilerimize hatırlatmak için bu iki anekdotu geçtikten sonra şimdi de ABD’nin notunu biz verelim.
Okuyunca hak vereceksiniz ben ABD’ye notunu şöyle veriyorum: Okuldan ihraç!
Sıfır da kurtarmaz ABD’yi! Sıfır bile iltifat sayılır!
ABD’NİN GÜNAH GALERİSİ
70 milyon Kızılderili’yi katlettiler; dünyayı kana boğdular: 1492’de keşfedilen Amerika Kıtası, bu tarihten itibaren insanlık tarihinin en büyük cinayetlerine sahne oldu. Avrupa’nın vahşi devletleri buradaki yerli halkları akıl almaz şekillerde katletti ve soykırıma tabi tuttular. Sonra bu vahşiler, ABD’yi kurdular.

Kızılderililerin ve Afrikalı kölelerin üstüne kurulan ABD, kendi geçmişine bakmaksızın siyasi oyunlar ve Ermeni lobisinin baskısı ile Türkiye’yi soykırımcılıkla suçluyor. ABD’nin soykırımcı tarihi bütün açıklığı ile orta yerde dururken Osmanlı’nın son dönemlerinde yapılan tehciri, küresel oyunlarla “soykırım” gibi göstermeye çalışıyorlar. Her Kızılderili için resmi olarak 5 dolar ödeyen ABD toplamda 70 milyon Kızılderili’yi katletti. O dönemde dünya nüfusunun 5’te birini Kızılderililer oluştururken bugün yok denecek kadar azlar. Amerika bugün de aynı vahşetlerini dünyanın bütün coğrafyalarında devam ettiriyor.
Resmi olarak 4 Temmuz 1776 tarihinde Kızılderililerin kanları üstüne kurulan Amerika Birleşik Devletleri, kendi soykırımcı tarihine bakmaksızın Osmanlı’nın son dönemlerinde yapılan tehciri soykırım gibi göstermeye çalışıyor.

ERMENİ TASARISI AMERİKA’NIN YÜZSÜZLÜĞÜDÜR
ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi tarafından kabul edilen 252 nolu tasarı, ABD’nin yüzsüzlüğü olarak kayda geçti. Çünkü Amerika’nın yerlisi olan Kızılderililer ve Afrika’dan köle olarak getirdikleri siyah derililerin kanları üstüne kurulan Amerika, bugün de aynı vahşetlerini dünyanın tüm coğrafyalarında devam ettiriyor.
1492’de keşfedilen Amerika Kıtası, bu tarihten itibaren insanlık tarihinin en büyük cinayetlerine sahne oldu. Avrupa’nın vahşi devletleri olan İspanyollar, Portekizliler, Fransızlar ve İngilizler, buradaki yerli halkları akıl almaz şekillerde katletti ve soykırıma tabi tuttular.
Amerika’nın yerlisi olan Kızılderililer ve Afrika’dan köle olarak getirdikleri siyah derililerin kanları üstüne kurulan Amerika bugün de aynı vahşetlerini dünyanın tüm coğrafyalarında devam ettiriyor.

VAHŞİ AMERİKA’NIN KATLİAMLARINDAN BAZILARI
Amerika’nın işkencelerini belgeleyen Carol Richardson’un ‘What does god require? Working to close the ‘school of assassins’ adlı eserinde yer alan Amerika’nın katliamları ve işkencelerinden bazıları şöyle;
– 1898: Meksika’yı işgal etti, aynı yıl Küba’ya girdi.
– 1921: Nikaragua’yı işgal etti. 40 yıldan fazla sürecek bir terör devrini başlattı.
– 1945: Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atom bombası attı. 250 bin kişi vahşice öldü.
– 1950: Kore’ye saldırdı. Yüz binlerce Koreliyi katletti.
– 1954: Binlerce Guatemalalıyı öldürdü.
– 1955: Endonezya, Laos ve Kamboçya’da çok sayıda CIA operasyonu düzenledi.
– 1950: Küba’da 60 bin kişi, ABD destekli Batista birliklerince katledildi.
– 1961: Küba’ya karşı Domuzlar Körfezi çıkarmasını örgütledi.
– 1965: Dominik’e paraşütçülerini indirdi ve 10 bin Dominikliyi katletti.
– 1970: Kamboçya ve Laos’ta ABD, 1 milyon insanı katletti.
– 1973: Şili’de CIA’nın düzenlediği darbe ile 30 bin kişi katledildi.
– 1975: Vietnam işgali bittiğinde arkasında milyonlarca ölü bıraktı.
– 1983: Lübnan’da 14 bin deniz piyadesi binlerce Lübnanlıyı katletti.
– 1983: 2. Lübnan işgalinde Lübnan’a günlerce bomba yağdırdı.
– 1986: Libya’yı bombaladı, bine yakın sivili katletti.
– 1989: Panama’ya asker çıkarttı ve 5 bin Panamalıyı katletti.
– 1991: Irak’ta ilk Körfez Savaşını başlattı, binlerce insanı katletti.
– 1991: Somali’yi işgal etti.
– 2001: Afganistan’ı işgal etti. İşgal devam ediyor. Her gün insanlar katlediliyor.
– 2003: Irak’ı yeniden işgal etti. 1.000.000 civarında insanı katletti. Katliam sürüyor.

HEP “ÖZGÜRLÜK” YALANININ ARKASINA SIĞINDI
– İran’a karşı başlattığı ahlaksız ambargoyu yıllardır sürdürüyor.
– Latin Amerika’da ABD’nin bulaşmadığı savaş, katliam, insan hakları ihlali yok gibi. Nikaragua’dan kaçan işkenceci, halk düşmanı örgütleri destekledi ve Nikaragua halkının üstüne saldırttı.
– Birçok Latin Amerika ülkesinde de Ulusal Muhafızlar adı altında Ölüm Mangaları’nı örgütledi, eğitti, finanse etti, silahlandırdı ve halkın üzerine saldırttı.
– ABD son olarak Irak ve Afganistan’da yüz binlerce Müslümanı şehit etti, kadınların namuslarına el uzattı ve hapishanelerde on binlerce Müslümana sistematik işkenceler yaptı.

============ ======
Kızılderili halka karşı tam bir soykırım uygulandı
Her Kızılderili için resmi olarak 5 dolar ödeyen ABD, toplamda 70 milyon Kızılderiliyi katletmişti. Kristof Kolomb’un 1492 tarihindeki keşfinden hemen sonra başlayan Kızılderili katliamı, yerli halkın tabi tutulduğu soykırımın adıdır. O tarihten 1886 yılına kadar süren katliamda, 70 milyon Kızılderili ortadan kaldırıldı. Devlete ait binaların bodrumları, Kızılderili kafataslarıyla dolmuş taşmıştı. İlk biyolojik silah, Kızılderililer üzerinde uygulanmıştı. Sürgüne gönderilen Kızılderililere yardım olarak dağıtılan battaniyelere çiçek mikrobu bulaştırılarak çok sayıda insanın öldürülmesi sağlanmıştı. Kızılderililerin açlıktan ölmesi için başlıca yiyecekleri olan bizonların toptan ölmesi de, soykırım yöntemlerinden biri olmuştu. Amerika kıtasını keşfeden Kristof Kolomb’un seyir günlüğüne göre Kızılderililer, “Keskin silahları ilk kez gören, kötülüğü tanımayan ve hiç silahı olmayan” bir ulustu. O tarihlerde dünya nüfusunun 5’te biri Kızılderiliydi. Ancak bugün, soykırımlarla yok denecek seviyeye geldi.

ABD’NİN İLK BAŞKANI: BU VAHŞİ HAYVANLARI TOPTAN İMHA EDECEĞİZ
Kızılderililere tahammül edemeyen bu zorbalar; onları “halk” olarak bile görmüyordu. ABD’nin kurucusu ve ilk Başkanı George Washington’un sözleri de tezi doğruluyordu. Washington, yerlileri vahşi kurtlara benzeterek, “Bu vahşi hayvanların (Kızılderilileri kastediyor) tamamen imha edilmesi gerekiyor” diyordu. Sonuçta da öyle oluyordu. ABD’nin bir başka Başkanı Theodore Roosevelt de Washington’dan geri kalmıyordu: “Ben en iyi yerli (Kızılderili) ölü yerlidir demek istemiyorum ama 10’da 9’u öyledir” diye konuşuyordu.

400 YILDA 90 MİLYON AFRİKALI KÖLELEŞTİRİLDİ
Sözde Ermeni Soykırımı iddiaları ile Türkiye’yi yargılamak isteyen ABD, Avrupa uluslarınca 400 yıldan fazla sürdürülen acımasız insan ticaretinden büyük payı da kendisi almıştı. 1517’de İspanya kralı tarafından plantasyon köleliği Amerika’daki İngiliz kolonilerince de sürdürüldü. Köle ticaretinin sürdürüldüğü 400 yıl boyunca Afrika 75 ile 90 milyon arasında genç erkeğini yitirdi. Bu dönemde Afrika’dan Amerika’ya 15 milyon köle getirildi. Aradaki fark, köleleştirilen Afrikalıların yolda ölmesinden kaynaklanmaktaydı . Gemilerde milyonlarca köle yaşamını yitirdi. Karaib Adalarındaki halkın % 90’ı da köleleştirildi.

ROMANLARDA TEHCİRİN YOLCULUĞU

  • 2.1Bin Görüntülenme Sayısı

Cumhuriyetçiler ve Demokratlar

  • 1.7Bin Görüntülenme Sayısı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hakkımda
Hakkımda
Merhaba. Bu sayfalarda birlikte olmaktan son derece mutluyum. Hoş geldiniz. Hayat yolundayız. Her birimiz ayrı bir mecradan, farklı bir maceradan geliyoruz...

Site Toplam Ziyaretçi: 309

Son Yüklenenler

Paylaşımlarımdan Haberdar Olmak İster misiniz?