CUMHURİYETÇİ MİSİNİZ DEMOKRAT MI?
Partilerin referandumda tuttuğu safa, yelpazedeki dağılımına, yanyana düştüğü partilere bazı kesimler anlam veremiyor.
Bizce basittir.
Bunu 16 yıl önce görmüş ve bugünkü fotoğrafın tasnifini o günden yapmıştık.
Bugün birebir çıkıyor. O zaman CHP,DYP,MHP,BTP,DEP,İP aynı anlayış safındadır, demiştik.
ANAP, BBP, Liberal parti ve Hak Par da karşı tarafta…
Bugün referandum partileri saf tutmaya zorladı ve bu tasnifin birebir gerçekleştiğini gördük.
Hayırcılar: CHP,MHP,DP, BDP,İP…
Evet diyenler: Ak Parti, BBP, Hak Par…
MHP ile BDP nin aynı safa düşmesine herkes şaşırmış olabilir. Bizim için doğaldı.
Şimdi BDP’nin boykot kampanyasına bakmayın; bu startejik bir tutumdur. Kürt nüfusun ‘evet’ eğilimini gördükleri için sandığa giderlerse hayır atmalarını sağlayamayacaklarından sandığı boykot dışında yol bulamadılar.
Böylece sandığa giden suçludur! PKK cezasınmı keser! Eşkıyaca bir tutumla, utanmadan demokrasiden bahsediyorlar!
Hiç bir demokrasi yanlısı tutum sandığa gitme demez. sandığa git, geçersiz ver, der. Bu insanların bir terör örgütüne yaslanıp demokrasiyi telaffuzdan utanmamaları hayret bir tutumdur!
Dolayıdsıyla BDP de gerçekte hayır’cıdır ve boykot kararıyla Hayır’a hizmet etmektedir!…
Bunlar Elbette bir kahinlik değildi.
Bu, tüm dünyada dalga boyu yükselen bir trenddi. Ülkemizi de içine alacaktı. Ayırımın ekseni Cumhuriyetçilik ve Demokratlık arasında olacaktı…
Cumhuriyetçiliğin dayandığı fikir milliyetçilik, hedef kitlesi etnik kimlikler olacaktı. Demokratlığın ise ilerletici fikri liberalizm, dayandığı taban ezilen, alt yığınlar olacaktı.
Bu öngörümüz de doğru çıktı.
Bunlardan elbette demokratlar büyüyecekti. Çünkü teorileri çağı yakalamış, hitap ettikleri kesim geniş ve ateşli idi.
Ayrıntılı bir şekilde analiz ederek cumhuriyetçi ve demokrat ayrımını tanıttığımız yazımızın başlığı da ‘Cumhuriyetçi misiniz, demokrat mı?’ idi…
Biz ise bu ayırımın bizde doğurabileceği iç çöatışmadan dolayı cumhuriyetten vazgeçmeden içine sürekli ve daima daha çok demokrasi katmaktan yanaydık…
Halen de öyleyiz…
Bir de gelecek öngörümüz vardı:
1994-98 demokratların dönemi olacaktı.
1998-2001 cumhuriyetçilerin…
2001-2011 demokratların
2011-2013 çekişme yılları
2013-2016 cumhuriyetçilerin
2016- 2026 demokratların olacak…
Bu tabloyu da özgürlükçü ve statükocu çekişmesinin Türk siyasal tarihindeki düz dalga-ters dalga grafiğini ileri yürüterek bir tahmin olarak oluşturmuştuk.
Bu tabloya göre 2010 referandumunu demokratlar kazanacak…
Fakat parlak bir zaferle değil. Çünkü ters dalganın yükselme dönemindeyiz. Bunun sebebi olan yönetim körlüğü başlamış durumda.
Hep aynı konulara yıllar boyu odaklanmaktan yeni alanlarda gelişme arayamayan koltukları eskiyen yöneticilerin düştüğü kötü hal emarelerini gösteriyor…
Ters demokrasi dalgası yaklaşıyor…
Bir yanıt yazın