KURBAN BİLİNCİNİN YİTİRİLMEDİĞİ BAYRAMLAR DİLİYORUM
Kurban, kelime anlamı olarak ‘yakınlaşma’ demektir. Yakınlaşma yaşanan konunun ne olduğu önem kazanıyor bu durumda.
Gerek insanların zengini ve yoksulu arasında gittikçe açılan mesafeler ve kutuplaşan ilişkileri zenginden yoksula bir ikram aktararak gönülleri ısıtıyor, yakınlaştırıyorsunuz…
Hayat insanları savuruyor. Akrabalar, kardeşler dahi aylar, yıllar geçiyor birbirini unutuyor, aramıyor. İşte bayramda eski dostlar defterini bir karıştırır, unutulan ‘değerli’ dostlara bir vefa dönüşü yapar, hatır sorar, yakınlaşırsınız…
Fakat sanırız ki İbrahim peygamber’in yaşadığı olayda bu yakınlaşmaların hiçbirisi sözkonusu değildi. Ne akraba, ne yoksul… tek bir açıdan yakınlaşma vardı: Allah’a yakınlaşma. öyleyse kurbanın içerdiği yakınlaşma ilk ve öncelikli olarak ‘Allah’a yakınlaşma’ demektir.
Allah’a yakınlaşmak ne demektir?
Allah’a fiziksel olarak yakınlaşma anlamında olamayacağına göre; Allah’ın insandan istedijklerinin hayata geçirilmesi O’na yakınlaşmadır.
Allah’ın insandan istediği şey nedir? Bu, Kur’an’da ‘inanmak, iyilik yapmak ve adaleti gözetmek’ şeklinde özetlenmektedir.
Demek ki Kurban, insanları inandıktan sonra iyilik ve adalete çağıran bir bayramdır.
Yeryüzünde iyilik ve adaletin egemen olacağı bir gelişme yaşatıyorsa bizde ve toplumumuzda, Kurban’ın amacı yerine geliyor demektir.
Öyleyse yeryüzünde iyilik ve adalet egemen olasıya kadar çabalamanın bir örnek eğitimi Kurban kesme örnek olayı üzerinden insanlara verilmektedir.
Demek ki Kurban bir sembol, bir vesile, bir araç. Amaç Allah’a yakınlaşmadır; o da iyilik ve adaleti yaymaktadır.
İnsanlığın ortak referanslarından bir ulu insanın Hz. İbrahim’in örnek deneyimi; sembollerle dolu olağanüstü olay, bugün yaşadığımız heyecanın kaynağı olmuştur.
Kurban olayı, İbrahim ve İsmail peygamberlerin yaşadığı örnek olayda sembolleşen, dünyalık tüm değerlerin önüne geçen, insanın ‘yaratıcıya bağlılığını gösterme’ sınavıdır.
Sınavlar bir sorun değil birer fırsattır; seviye yükseltme, sınıf atlama fırsatı.
Dileriz bu manevi sınav inananların başarısıyla gerçekleşir; Kurbanlarımız Habil’in kurbanı gibi kabul edilenlerden olur.
Öte yandan kurbanları, bu yıl kriz şartlarını ve işsizliğin aldığı boyutları değerlendirerek bu sene yoksul ve yoksun insanların sofralarına ulaştırmak üzere daha titiz ve özverili olmamız önem kazanıyor.
Kurbanları keserken dahi dişi, hasta, zayıf, hamile olmamasını tercih ederek doğal dengeyi ve esirgeme duygusunu, sevgiyi koruma duyarlılığını yaşatan dinimizin bu anlayışını da Kurban Bayramının mesajları arasında almalıyız.
Bu duygularla, Kurban bilincini yitrmeden ete ve kana indirgemeden yaşanan bayramların yagınaşması dileğiyle tüm dostların, Türk milletinin ve İslam dünyasının Kurban Bayramını tebrik ederim.
Bir cevap yazın